SAYI 23 / 20 Aralık 2004

 

KARANLIĞIN SOL ELİ İLE KIŞ'A DOĞRU BİR YOLCULUK:
BU GEZEGENDEN VE KENDİNDEN GÖÇME İSTEĞİNE İLİŞKİN İÇ OKUMALAR


Zehra Koç

“Işık karanlığın sol elidir
karanlık da ışığın sağ eli.
ikisi birdir, yaşam ve ölüm, yan yana
yatarlar kemmerdeki sevgililer gibi,
tutuşmuş eller gibi,
sonuçla yol gibi.”

Tormer’in Şarkısı




Gethen, “Kış”. Dondurucu, belki de hiç “bilmediğiniz” bir
soğuğun içindesiniz. Ortamın rengi kül renginden, toprak rengine, toprak renginden donuk bir kızıla, kızıldansa beyaza evriliyor. 83 gezegenden ve 3000 devletten oluşan Ekumen Birliği evrene hakim. Amacı, gezegenler arasında ticareti, iletişimi ve uyumu geliştirmek. Ekumen hükmederek değil, işbirliği ilkesiyle işliyor. Hiç bir yasa koymuyor, kararlar
emirle değil danışma ve rızayla alınıyor.

Kış... Kirli bir griden beyaza doğru evriliyor gökyüzü. Tenim
ve hatta saçlarım soğuktan bembeyaz kesilmiş. Yüreğimin sıcaklığını bile hissedemiyorum artık, hatta atıyor mu onu
bile bilmiyorum... Bedenimin kıvrımlarında hissettiğim kırınımlar, bir süre sonra gerçeğe dönüşüyor... Gözlerimin önünde ufalanan parmaklarım, toza dönüşerek benden uzaklaşıyor...

Gethen’de sürekli yarı kutup iklimin yaşandığı bir gezegen. Gethenlilerin en ayırdedici özellikleri çift cinsiyetlilik olan cinsel fizyolojileri. “Somer-kemmer çevrimi” denilen cinsel çevrime göre yaşamlarını sürdürüyorlar. Cinsel çevrim ortalama 26 ila 28 gün sürüyor. 21 veya 22 gün kişi sommer durumunda, yani cinsel bakımdan aktif değil, gizil. 18. güne doğru hipofiz aktivitesiyle hormonal değişimler başlıyor ve 22. veya 23. günde kişi kemmer’e, estrus’a giriyor. Kemmer’in ilk evresinde tümüyle androjen durumdalar. Cinsiyet ve cinsel güç yalıtılmış haldeyken edinilmiyor. Kemmerin ilk evresindeki bir Gethen’li tek başına ya da kemmer devresinde olmayan birileriyle birlikte kaldığı takdirde birleşme yetisini kazanamıyor.

“Kadın olduğunu hissettiğin en sonu anı hatırlıyor musun dedi? Adam. “Bilmem dedi” Kadın... Hızlıca en son seviştiği anı, doğum yaptığı anı, aynanın karşısındaki boyanmış kadını düşündü, ... Belki emzirdiğim zamanlar diye düşündü bir an ama ardından bedeninin örselendiği ve şiddete uğradığı an aklına geldi ve “Hiçbiri” demeyi tercih etti...

Gethen’li eski Başbakan, yeni sürgün Estraven, kadın ve erkek olma niteliklerinin “bir bedende” yarattığı etkinin, geleneklerden, önyargılardan ve toplumda kemikleşmiş kanılardan arındığı takdirde, benliğin ne denli zenginleştirebildiğinin bir kanıtı gibi çıkar karşımıza. Le Guin’in Kış’ındaki “Kadın-Erkek” düşüncesi, gerçek uyumun, bütünleşmenin ve birleşmenin yansıması gibidir.

“Başarılı bir kadın olarak hissediyor musun?” kendini diye sordu Adam. “Neye göre başarıdan söz ediyorsun?” diye sordu Kadın ve devam etti “Erkeklerin dünyasındaki kurallara göre bir başarımı sözünü ettiğin; hırs, iktidar ve saldırganlığın kadında, talebe uygun olarak şekillenmiş biçimindeki başarıdan mı, yoksa yine talebe uygun olarak kadınca özelliklerini, entrikayı, yumuşaklığı ve hatta biraz da işveyi içeren bir başarıdan mı?. Aslına bakarsan bu ikisinin biraz da karışımı ‘Başarılı Kadın’ tanımı biliyor musun? Biraz ondan, biraz bundan... Asla biri diğerinin önüne geçmeden, edilgen ve uzlaşmacı.”

Gethen’deki ikicinsliliği, bugün bildiklerimizle ne kadar anlayabiliriz bilmiyorum. Düşünün, herkes herşeyi yapabilir ve becerebilir durumunda. On yedi ile otuzbeş yaş arasındaki herkes hayatının bir veya belki de bir kaç döneminde çocuk bakımına bağlanabilir, hayatın risklerini, zahmetini ve ayrıcalığını eşit olarak paylaşır, bu nedenle de kitaptaki ifadeyle “ buradaki hiç kimse başka yerlerdeki özgür erkekler kadar özgür” değildir. Çocukların, anne ve babalarıyla hiçbir psiko-seksüel ilişkisi yok, dolayısıyla, Kış’ta ödip mitosu da yok. Karşılıklı istemeyince cinsellik yok, daha da önemlisi tecavüz yok. Güçlü/zayıf, koruyucu/korunan, hükmeden/hükmedilen, sahip olan/olunan, aktif/pasif ayrımları yok. Varoluşunuzu ve düşünüz biçiminizi, cinsiyetinizden bağımsızlaştığını düşünün, Kış’ta yaşanan bu.

“Çocuğunu, doğmadan önce, nerende büyüttün?” diye sordu Adam. Kadın güldü “hep zihnimde başlar sandım ama o rahmimde büyümeye başladı ve her defasında bana bu oyunu oynadı” dedi Kadın. “Peki ya sen” dedi Kadın. “Hiçbiri” dedi Adam. “Onları ne zihnimde, ne de başka yerde büyütmeye cesaretim olmadı çünkü. Ama onlar bana rağmen büyüdüler “dedi Adam.

Ai, Ekumen’in Gethen’deki elçisi. Kendisinden bütünüyle farklı bu insanların arasında bütünüyle “yalnız”. Kış ve dolayısıyla soğuk onun buradaki “yalnızlığını” ve “tek başınalığını” iyiden artırıyor ve ortaya çıkarıyor. İliklerine kadar soğuğu hissetmek onu buraya ne kadar da ait olmadığının başka bir ifadesi ve yansıması sanki ve kendi toplumundan soyutlanmış Gethen’li Estraven’de bu yalnızlık kendini buluyor. Kopmak istediğiniz gerçeğin yüzünüzü çarpması veya aynada yüzünüze yansıması gibi...

“Küçükken bir masal okumuştum” dedi Adama. “Buzdan bir ormandan geçiyorlardı. Kimler hatırlamıyorum. Hep bunun gerçek olduğunu ve ormanı geçenlerin içinde benim de olduğumu düşlerdim” diye sürdürdü sözünü. “Bir masal daha vardı.” Diye devam etti. “Buz gibi ormanın derinliklerinde karların altını eşerek, çilek bulup evdeki üvey anneye götürürlerdi. Dudaklarımda buz gibi şekerli ve kırmızı bir tat hisseder, ısınırdım... Oysa benim yaşadığım kentte hiç kar yağmazdı... Yıllar sonra yaşadığım kentte, kar yağmaya başlayınca bunu ilk kez yaşıyor olmanın heyecanıyla kendimi sokağa atıp, saatlerce yürümüş, yüzdüğümü hissetmiştim.” Adam “sen nereye aitsin peki” diye sormak istedi, ama soramadı.

Ai’nin yolculuğunun en önemli kısmı, Dünya’dan Gethen’e, “Kış”a yaptığı yolculuk değil aslında. Boş, ıssız Buz’da Estraven’le yaptığı yolculuk, en zahmetli ve riskli yolculuğu Ai’nin. Bu, “kendine” ve kendisinin “öteki” ile ilişkisine doğru yaptığı gerçek bir yolculuk. Kitapta, “kendi” ve “öteki” kavramları, aşk ile birlikte, aşka paralel sunulmakta, çünkü sadece aşk, dik bir kanyonu bir araya getiren bir köprü gibi iki yabancıyı bir araya getirebilir ve bu süreç “kendi” ve “öteki”ni, “ben” ve “sen”e dönüştürür.

“Kendinden hiç korktuğun oldu mu?” dedi Kadın. Evet en son senin yanındaki “ben”den korktum dedi Adam. “İçimdeki güçten, bırakıp gitme isteğinden” diye devam etti usulca...

İmkansız aşkların öyküleridir kitaptaki öyküler. Estraven ve kardeşi Arek’in aşkı, Arek’in intiharı ile sonlanır. Ardından “iki yabancının”, Ai ve Estraven’in aşkı da, muhtemelen intihar olan bir ölümle sonuçlanacaktır kitabın sonunda. Dolayısıyla, Gethen’de ve belki de tüm evrende, gerçek aşk, birleştirici, bütünleştirici de olsa, imkansız ve hatta trajiktir.

“Benimle uzun bir yolculuğa çıkmaya ne dersin” dedi Kadın. “Nereye” diye sordu Adam. “‘Nusuth’, ne önemi var” dedi Kadın.

Daha fazlası için sadece okumanız, eğer okuduysanız belki bir daha, sonra bir daha okumanız gerekiyor bu kitabı. Başka söze gerek yok, son söz kitaptan:
- Söylesenize Genri, nedir bilinen? Kesin tahmin edilen, kaçınılmaz olan sizin ve benim geleceğimize dair bildiğimiz tek kesin şey nedir?
- İkimizin de öleceği.
- Evet, işte cevabı olan tek soru var, Genri ve o yanıtı da zaten biliyoruz. Hayatı mümkün kılan şey, sürekli, dayanılmaz belirsizliktir; yani bir sonra ne olacağını bilememek..

Yazarın Notu

Yukarıdaki metin, Ursula Le Guin’in Karanlığın Sol Eli adlı kitabının bir incelemesi ve eleştirisi niteliğinde olmayıp, kitabı anlamayı ve bir iç okumayı amaçlar. Bu kitabı okuyan bir başka kişi, farklı bir okuma yapabilir. Bu noktada, kanımca aslolan, kendinize doğru bir yolculuğa çıkmanızın gerekliliğidir. Elbette, sadece bir fantastik edebiyat ürünü olarak metni okumak da sizin tercihiniz olabilir. Aşağıdaki küçük sözlük ise, kitabı hiç tanımayanlar için, minik bir giriş niteliğindedir.

Ursula Le Guin’in Karanlığın Sol Elinde Yarattığı Dil

Ekumen: 83 gezegen üzerinde 3000 devletin oluşturduğu birlik. Amacı, gezegenler arasında ticareti, iletişimi ve uyumu geliştirmek.

Erhengrang: Gethen gezegenindeki iki büyük devletten birisi olan Karhide’nin başkenti.

Fastness: Handdara kültüne ait inziva yeri. İnsanlara orada bir gün ve bir ömür kalabilmektedirler.

Foretellers: Handdara kültünde Öngörünün ustaları.

Gethen: Öykünün geçtiği gezegen. Keskin soğuk ikliminden dolayı bir diğer adı Kış.

Handdara: Karhide Devleti’nin dini veya mitolojik kültü. Le Guin’in modeli, Çin Taoizmi. Prensiplerinden birisi “ coexistence of opposites”.

Hemmens: Kış’daki en yaygın ağaç türü, donuk kızıl renkli ve iğne yapraklı.

Handdara’da Cehalet/Bilgisizlik: Belleğin, zihnin olumlu haldeki durumu. Soyutlamaksızın ve kanılardan bağımsız, bir şeyin/durumun kendisine hakim olma hali.

Karhide: Gethen’deki Kral Argaven yönetimindeki anarşik devlet.

Kemmer: Cinsel aktivitenin yaşandığı kısa ve döngüsel periyot.

Kemmerhouse: İnsanların kemmer evresinde kullanımına açık, uygun eş bulabilecekleri evler.

Kemmering: İki kişi arasında bir ömür birlikte olmaya yönelik bağlılık yemini.

Mishnory: Gethen’in iki devletinden birisi olan Orgareyn’in başkenti.

Nusuth: ‘Fark etmez’ olarak çevrilmiş, tam karşılığı yok. Pek çok durumda hareketsizliğe, umursamazlığa ve müdahalesizliğe denk gelen tipik bir Handdara davranış biçimi.

Orgareyn: Gethen’in totaliter devleti.

Yomesh: Orgareyn’in resmi dini. Yandaşları aydınlığı tercih edip, karanlığı yadsırlar.